istanbul escortistanbul escort ankara escortankara escort beylikdüzü escortbeylikdüzü escort bahçeşehir escortbahçeşehir escort beylikdüzü escortbeylikdüzü escort istanbul escortistanbul escort Yemek Beklemez: RENKLİ ÇİÇEKLERİ OLAN PENCERE

18 Mart 2013 Pazartesi

RENKLİ ÇİÇEKLERİ OLAN PENCERE





Önünde rengarenk çiçekleri olan pencereleri severim. Sadece bir tek saksıda çiçek olsa da olur, çiçek var ya pencerenin önünde, çok hoşuma gider. Karşıdan bakınca çiçek olan pencerelere yüzümde bir gülücük oluşur, mutlu olurum, hep bakarım, önünden geçerken illa ki bakarım...

Aslında ben pencerelere bakmayı severim. Bakarım öyle, o pencereye ait olan evi, insanları düşünürüm, o evde insanların yaşadığını bilmek huzur verir.

Kimi zaman bir kedi görürüm o pencerelerden dışarıyı seyreden, belki dışarı çıkmak için can atan ya da bir evi olduğu için mutlu. Bazen bir küçük çocuk, burnunu ve ellerini cama dayamış, camda el izleri... Kimi zaman endişeyle bekleyen bir anne yerini alır camın gerisinde, kimi zaman da heyecanlı bir sabırsızlıkla bir sevgili beklenir perdenin arkasında. Ya da bir gün daha bitti diye bakılır ufuklara doğru. Ya da sabah güneşin doğuşu izlenir uzağa, en uzağa bakarak...



Özellikle akşam, hava karardığında eğer dışarıdaysak işte o zaman en büyük zevkim ışıklı evlerin camlarına ve camın gerisindeki perdelere bakmak, en üst kattakilere bakmak hem de...ne güzel görünür o perdeler akşam karanlığında arkadan gelen ışıkla. Belki tuhaf biraz ama çok eğlenirim perdelere bakarken. Kısa, uzun, sade tül, kabartma ama en çok da el örgüsü olanlar oyalar beni. Nasıl örmüşler o kadar perdeyi, örerken neler düşünmüşler ve ne kadar değerlidir o perdeler en pahalı perdelerden bile diye dalarım düşüncelere. Bazı perdeler çok düzgündür, bütün pileler sanki cetvelle ölçülüp aynı hizaya getirilmiş, bazı perdeler de bu düzgünlüğe inat hiç ellenmemiş, bazıları yarı aralanmış ve öylece kalmış, bazı pencerelerde de hiç perde yok...bütün bu pencereler birşeyler anlatır sanki o evde yaşayanlardan yana...belki de bu ışıklı pencereler karanlığın ürküten özelliğini yok eder. Belki de bu yüzden severim gece karanlığında ışıklı pencerelerin perdelerini...

Severim işte pencereleri, perdeleri ama daha çok  önünde çiçek olan pencereleri...

Şimdi bahar geliyor ve yaz, çoğalır artık önlerinde kırmızı ortancaları olan pencereler ve tatlı tatlı uçuşur perdeler havaların ısınmasıyla açılan pencerelerden...




Bir de etamin yapmayı severim, sevdiğim bütün herşeyi işlesem derim. Bulmuşken böyle çiçekli bir pencere hemen yapmak istedim. Şimdi karşısına geçip bu çerçevemin bol bol seyrediyorum... 









 





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder