KÜTÜPHANEMDE İNSANLAR OLSUN...

Öyle otursunlar. Benimle sürekli konuşsunlar, ben dinlesem öylece...

Bazı insanları dinledikce dinleyesim gelir. Dinledikce onları mutlu olurum, öğrendikce hiç bir şey bilmediğimi anlar daha çok şey öğrenmem gerektiğini düşünürüm, bilmediklerime kızarım, öğrendiklerime hayret ederim. Anlatılanlardan duygulanırım, öğrenmek ve aklımda tutmak için tekrar ederim, elimdeki kağıda sürekli not alırım. Benim öğrendiklerimi herkes öğrensin isterim. Akşam olunca, bütün ev halkı yemek masasında buluşunca, bütün bunları onlara da anlatmak isterim, ne kadar dinlerler beni bilmem...

Birşeyler öğrenmek konusunda en büyük yardımcım kitaplar tabii ki...Küçük de olsa bir kütüphanem var ve kendimce kitaplar edinip, okuyup, benden sonra çocuklarım da okusun diye saklıyorum onları raflarda. En büyük isteğim de, bir duvarı boydan boya kütüphane yapmak.

Diğer yardımcılarım da; bilgileri karşısında saygıyla eğildiğim ve her seferinde takdir ettiğim, çok değer verdiğim insanlar;

Prof.Dr.Kemal SAYAR Psikiyatrist; insana  dair ne varsa büyük bir çoşkuyla anlatımı,

Cemalnur SARGUT Tasavvuf araştırmacısı; Mevlana ile ilgili bilgilendirici sohbetleri,

Gül KAYNAK Arınma ve Sağlıklı Yaşam Uzmanı; sağlıklı beslenme konusunda anlattıkları,

Ayhan ERCAN Bitki Uzmanı, Türkiye Aktarlar ve Baharatçılar Derneği Başkanı; doğru bilgilerle bitkiler hakkında konuşmaları,

Erkan ŞAMCI Ziraat Mühendisi, Ekolojik Yaşam Uzmanı; Kimyasal maddelerle nasıl savaşmamız gerektiğini, kimyasallar olmadan nasıl temizlik yapılabileceğini öğrettiği, bitkilere ve doğaya dair ne varsa doğru bilgiler verdiği,

Uzm. Dr. Ayça KAYA Obezite ve Metabolizma Hastalıkları Sağlıklı Yaşam Rehberi; Bir doktor gözüyle sağlıklı beslenme hakkındaki bilgileri,

Doç. Dr. Mustafa KARATAŞ Dini konularla ilgili tereddütlerimizi, yanlış bilgilerimizi doğrulaması ve tatlı bir dille anlatması,

Prof. Dr. Sevil ATASOY  Adli Bilimler Uzmanı;  gençlerde suç işleme eğilimleri, madde bağımlılığı gibi konularda bilgi vermesi,

onlara bağlanmamı sağladı...  

Burada saydığım ve daha sayamadığım, hayran olduğum değerli insanları en çok TRT nin sabah kuşağı programında görüyorum ve izliyorum. Sabah kuşakları içinde seyrettiğim tek program, böyle bir program hazırladıkları için Gülben ERGEN ve ekibine çok çok teşekkür ediyorum. Konuk konusunda çok seçici davranarak hazırlanan bir program. Belki bir çoğunuz seyrediyordur, benim amacım seyretmeyenleri de haberdar etmek.

Her hafta farklı farklı konularda bilgilenmek, kendi kendimizi tanımaya çalışmak, hareketlerimizin bize neler anlattığını farketmek, farklı bakış açıları kazanmak, aslında hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını anlamak ve daha fazlası...

Kafalarda bir ışık yakıp, soru sormamıza neden olmaları, gören gözlerle etrafa bakmayı öğretmeleri, daha seçici olmamızı sağlamaları en büyük özellikleri.

Beynimizi yıkayan, bizi monotonlaştıran programları seyretmesek, ya da daha az seyretsek, ya da çocuklarımızı bu programlardan uzak tutup faydalı olanlara yönlendirsek. Özellikle 18`li yaşlardaki gençliğin buna daha çok ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Gençlerimizin, aklını ve mantığını kullanmayı öğrenmesinin gerekli olduğunu savunuyorum.

Bu nedenle biz büyüklere çok iş düşüyor hem öğrenmek adına, hem de örnek olmak adına...

İşte yine bu nedenden dolayı istiyorum ki bu değerli insanlar benim kütüphanemde olsun ve ben onlarla sürekli sohbet edeyim...

Resim: bilecikkutup.gov.tr